İstanbul E-pass'a İstanbul Arkeoloji Müzesi giriş bileti dahildir. Girişte QR kodunuzu tarayıp içeri girmeniz yeterli.
Türkiye'nin ilk müzesi olan İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde Kafkasya'dan Anadolu'ya, Mezopotamya'dan Arabistan'a kadar ülkenin dört bir yanında gelişen medeniyetlere ait bir milyondan fazla eser bulunuyor.
İstanbul Arkeoloji Müzesi'nin Tarihi
Komşu Aya İrini Kilisesi'nden alınan arkeolojik objeleri barındıran İmparatorluk Müzesi, 1869 yılında kuruldu. Müze daha sonra ünlü mimar Alexander Vallaury tarafından yaptırılan ana binaya (Arkeoloji Müzesi) taşınarak görevini üstlendi. 1903-1907 yılları arasında yardımcı ünitelerin inşası ile bugünkü halini almıştır.
Bu çalışmaları, İmparatorluk Müzesi müdürü ve şu anda Pera Müzesi'nde "Kaplumbağa Terbiyecisi" tablosu sergilenen ünlü ressam Osman Hamdi Bey üstlendi.
Alexandre Vallaury, 1883 yılında Osman Hamdi Bey tarafından tamamlanan Eski Şark Eserleri Müzesi'nin yapısını da planladı.
1472 yılında Fatih Sultan Mehmed Çinili Köşk'ün yapılmasını emretmiştir. İstanbul'da Selçuklu mimarisine sahip tek yapıdır.
İstanbul Arkeoloji Müzesi'nin yapımından kim sorumluydu?
Arkeoloji Müzesi, dünyada açıkça müze olarak inşa edilmiş birkaç yapıdan biri olup, İstanbul'un neo-klasik mimarinin en görkemli ve gösterişli örneklerinden biridir. Alınlığın üzerinde Osmanlıca 'Asar-Atika Müzesi' (Eski Eserler Müzesi) yazıyor. Sultan II. Aldulhamid tuğranın üzerine yazdı. Osman Hamdi Bey'in 1887 ve 1888 yıllarında yaptığı Sidon Kralı Nekropolü kazısından İstanbul'da çıkarılan İskender Mezarı, Likya Mezarı ve Tabnit Mezarı, Ağlayan Kadınlar Mezarı gibi büyük eserlerin sergilenmesi için yeni bir müze yapısına ihtiyaç duyuldu.
İstanbul Arkeoloji Müzesi Mimarı
Fransız mimar Alexandre Vallaury, Arkeoloji Müzesi'nin tasarımından sorumluydu. 1897 ve 1901 yılları arasında Vallaury güzel bir Neo-Klasik yapı inşa etti.
Alexandre Vallaury, Tarihi Yarımada ve Boğaz kıyılarında yarattığı yapılarla İstanbul mimarisine katkıda bulundu. Bu yetenekli mimar aynı zamanda Pera Palas Oteli'ni ve Boğaz'daki Ahmet Afif Paşa Yalısı'nı da tasarladı.
İstanbul Arkeoloji Müzesi Koleksiyonu
İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Asur, Hitit, Mısır, Yunan, Roma, Bizans ve Türk uygarlıklarının da aralarında bulunduğu, tarihi önemli ölçüde etkileyen Pers uygarlıklarına ait yaklaşık bir milyon eserden oluşan devasa bir koleksiyona sahiptir.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri aynı zamanda tasarımı, kuruluşu ve müze yapısı olarak kullanımı açısından dünyada ilk XNUMX, Türkiye'de ise ilk on müze arasında yer almaktadır.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nin avlusu ve bahçeleri oldukça sakin ve sevimli. Müzelerin mimarisi ve yapıları da bir o kadar etkileyici.
Eski Şark Eserleri Müzesi (Eski Şark Eserler Müzesi), Arkeoloji Müzesi (Arkeoloji Müzesi) ve Çinili Köşk (Cinili Köşk), kompleksin üç ana bileşenidir. Bu müzelerde müze müdürü, sanatçı ve arkeolog Osman Hamdi Bey'in XNUMX. yüzyılın sonlarına ait saray koleksiyonları bulunmaktadır. Komplekse, Topkapı Birinci Avlu'dan yokuş aşağı inilerek veya Gülhane Parkı'nın ana kapısından yukarıya çıkılarak kolayca ulaşılabilir.
Antik Doğu Müzesi
Müze kompleksine girdiğinizde soldaki ilk bina Eski Şark Eserleri Müzesi'dir. 1883 tarihli yapı, İslam öncesi Arap dünyası, Mezopotamya (şimdi Irak), Mısır ve Anadolu'dan (çoğunlukla Hitit imparatorluklarından) eserler sergiliyor. Görmeyi unutmayın:
-
Mısır ve Hitit imparatorlukları arasındaki tarihi Kadeş Anlaşmasının (1269) Hitit kopyası.
-
Nebuchadnezzar II'nin saltanatına kadar uzanan eski Babil İştar kapısı.
-
Sırlı tuğla paneller çeşitli hayvanları göstermektedir.
Arkeoloji Müzesi
Ziyaret ettiğimizde yeniden inşa halinde olan bu devasa neoklasik yapı, Eski Şark Eserleri Müzesi'nin sütunlarla dolu avlusunun karşı ucunda yer alıyor. Kapsamlı bir klasik heykel ve lahit koleksiyonuna sahiptir ve İstanbul'un antik, Bizans ve Türk tarihini sergiler.
Osman Hamdi Bey'in 1887 yılında kazıp çıkardığı Sidon İmparatorluk Nekropolü gibi yerlerde bulunan lahitler, Müze'nin en değerli eserleri arasında yer alıyor. Yaslı Kadın Lahitleri kaçırılmaması gereken bir eser.
Müzenin kuzey kanadında Sidon'dan antropoid lahitler ile Suriye, Selanik, Lübnan ve Efes'ten (Efes) lahitlerden oluşan geniş bir koleksiyon yer alıyor. MS 140 ve 270 yıllarına ait steller ve tabutlar üç odada sergileniyor. Lahitler arasında Konya'dan gelen Samara Lahdi (MS 3. yüzyıl), birbirine bağlanan at bacakları ve gülen meleklerle öne çıkıyor. Bu bölümdeki son oda, Roma taban mozaikleri ve antik Anadolu mimarisine sahiptir.
Çinili Köşk
1472 yılında Fatih Sultan Mehmet'in emriyle inşa edilen bu güzel köşk, külliyedeki müze yapılarının sonuncusudur. Sultan I. Abdülhamit (1737-1774), 89'de bir önceki revakın yanmasından sonra, hükümdarlığı sırasında (14-1774) 89 mermer sütunlu yeni bir revak yaptırmıştır.
Ortaçağın sonlarından 14. yüzyılın başlarına kadar Selçuklu, Anadolu ve Osmanlı çini ve seramikleri sergilendi. Ayrıca koleksiyonda, şehrin dünyanın en renkli çinilerini ürettiği 1700. yüzyılın ortalarından 1432'lerin ortalarına kadar uzanan İznik çinileri de yer alıyor. Karaman'daki İbrahim Bey İmareti'nin XNUMX yılında dikilen muhteşem mihrabı, merkez odaya yaklaştığınızda hemen göze çarpıyor.
İstanbul Arkeoloji Müzesi Giriş Ücreti
2023 yılı itibarıyla İstanbul Arkeoloji Müzesi'nin giriş fiyatı 100 Türk Lirasıdır. Sekiz yaşın altındaki çocuklar için giriş ücretsizdir.
Son Söz
İstanbul Arkeoloji Müzeleri üç bölüme ayrılmış prestijli bir müze koleksiyonudur. Çinili Köşk Müzesi, Arkeoloji Müzesi ve Eski Şark Eserleri Müzesi ile Türkiye'nin en önemli müzesi olan İstanbul Arkeoloji Müzesi, imparatorluk bölgelerinden taşınan birçok medeniyete ait milyonlarca eseri barındırıyor.